Kedimin ölümünden sorumlu olan ve bana 'kusura bakma benim dikkat dağınıklığım var' şeklinde açıklama yapan Barış Veteriner Kliniği'ne açtığım maddi ve manevi tazminat davasını kazandım. (T.C. İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesi 2021/575 Esas, 2023/867 Karar sayılı dosyasıdır).
Davacı: Erce ARSLAN
Davalı: M. Barış Ö. (Barış Veteriner Kliniği)
Bu davayı açma ve paylaşma amacım, tazminat kazanmak değil; bu yorumu okuyanların, mahkeme nezdinde haklı olduğumu görmesi ve bu kliniğin hayvanlarınıza verebileceği zararlardan sizi korumak, Barış'a da bir 'terbiye' dersi vermektir. Kazandığım tüm tazminatı da sokak hayvanlarına harcadım.
Sokaktan henüz bebekken sahiplendiğim tek gözlü tekir kedim, yanlış kan nakli, eksik testler ve hatalı teşhis nedeniyle tam 3 hafta boyunca can çekişerek ve arka bacakları kesilerek öldü. Bu süreçte, klinik sahibi veteriner hekim M. Barış Ö.' ın "kusura bakma, benim dikkat dağınıklığım var" şeklindeki ifadesi durumu daha da trajik bir hale getirdi.
Bu lüks görünümlü klinik, veteriner hekimliğin tıbbi etiğinden uzak, lakayıt ve özensiz bir hizmet sunmaktadır. Davaya atanarak bilirkişi raporu düzenleyen Veteriner Hekim Prof. Dr. F. Alev K.'nın raporu, bu durumu açıkça ortaya koymaktadır. Raporda belirtilen bu hususlar benim kişisel yorumlarım değil, mahkeme tarafından atanmış profesyonel bir veteriner hekimin tespitleridir.
Bilirkişi, raporunda ciddiyetle Barış Veteriner Kliniği'nde yapılan özensiz uygulamaları net bir şekilde ortaya koymuştur. Mahkemeye sunulan rapordaki tespitler, kedimin acı dolu ölüm sürecindeki hataları ve eksiklikleri detaylı bir şekilde 1 değil, 2 değil tam 10 madde ile açıklamaktadır. Aynı zamanda kedime yapılan tüm işlemler, uygulanan ilaç reçeteleri dahil kedimin ölümünden sonra düzenlenmiştir. Bu raporun tamamını yorumumun görsellerinde bulabilirsiniz.
Bilirkişi Tespit Sonuç:
Yapılan inceleme sonucu; davaya konu olan "Chucky" isimli kedinin sebebi net olarak bilinmeden yani kesin tanı konulmadan, yukarıda açıklandığı gibi uygun olmayan şekilde (kan grubu tayini, doz, verilim hızı vb.) kan nakli yapılması ve klinikte kaldığı süre içerisinde yaptığını ifade ettiği ama belgeleyemediği test sonuçlarının bulunması, tanı için yeterli ve gerekli testlerin yapılmaması ve eko gibi özellikli biri görüntüleme yapılmadan aorta-tromboemboli tanısı konularak hastanın ayaklarının kesilmesine yol açılması, hastaya tanı konulması ve bakım hususunda yeterince özenin gösterilmemesi ve hastanın kaybı sebepleri ile hasta ile ilgilenen veteriner hekimlerin sorumlu oldukları kanaatine varılmıştır.
Prof. Dr. F. Alev K.
Özetle, başta M. Barış Ö. olmak üzere Barış Veteriner Kliniği'nin özensiz ve bilgisiz veteriner hekimleri, kedimin acılar içinde ölümüne sebebiyet vermiştir. Kendisi, kedimin ölümü üzerinden daha 1 gün bile geçmeden, utanmadan beni arayıp para istemiştir. (Telefonda kendiliğinden %5 indirim yaptığını belirtti ama sağ olsun, para konusunda pek bonkör(!))
Bu dönemde Barış Veteriner Kliniği'ni tam 52 kere ziyaret ettim (günde ortalama 2-3 kere, Google Konum geçmişimden baktım). Kedimin ölümüne yakın bir zamanda, kedim ile ilgili bir soru sorduğumda kendini Başhekim olarak tanıtan Barış, bana "Sizin ki hangi kediydi?" demişti. Yanlış anlaşılmasın; bunu dediği hafta sonu klinikte 100-50-10 değil, sadece 2 kedi yoğun bakımda kalıyordu. O kadar alakalı kendisi kliniğindeki vakalarla.
Bu süreçte ben de stres kaynaklı Liken Planus isimli bir deri hastalığına yakalandım ve vücudumun her yerinde lezyonlar, kabarcıklar ve kanlı kabuklar oluştu (mahkemeye bunu da raporladım). Aradan seneler geçmesine rağmen, 'ben neden buradayım?' diye bana bakan o hayvanın çaresiz bakışlarını, çığlıklarını, ağlamalarını, son ameliyatı çıkışı başında 8 saat bekleyişimi ve o anki nefeslerinin ağırlaşarak yavaş yavaş can verişini hatırladıkça ağlıyorum. Bunu hayatım boyunca asla unutmayacağım.
Kusura bakmayın, Barış'ın dikkat dağınıklığı var.
Erce Arslan